![]() |
||||
Onurlu Bir Toplum
İslam’ın en büyük hedefi; Dünyada iken Ahireti kazanacak Onurlu bir toplum oluşturmaktır. Bu Müslümanlarında en büyük idealidir. Bunu sağlamak için Evrensel İlahi mesaj Kur’anda birçok ayet vardır. Tüm İnsanların istediği nedir? Hiçbir dinsel giriş yapmadan bunu herkes kafasında bir tasarlasın bakalım. Sahi İnsanlar nasıl bir Dünya ve toplum istiyor. Böyle bir soruya verilecek cevabı bir cümle ile özetlememiz gerekirse şöyle bir toplama oluşturabiliriz; Kimsenin kimseye zarar vermediği, kavgasız, savaşsız, barış içerisinde, onurlu, insanın insana eğilmediği karnı tok, alnı ak, hoşgörü ve anlayış içerisinde mutlu olarak Ebedi hayatı kazanmaya matuf iyilikten başka bir şey yapmayan hatta düşünmeyen, İnsanlığı özünde yaşayan ve yaşatan ideal bir toplumdur hedef. Evrende Allahın görevlendirdiği peygamberlerin bunun dışında bir şey istedikleri var mı? Onların tebligatı olan kutsal metinlerin bunun dışında bir öğretileri mevcut mu? Hayır. İşte Tevrat ve İncilin çağımız insanına söylenmesi gereken kısımlarını da içine alarak İnsanlığa son sözü söylemeye ve son daveti yapmak üzere Peygamberlerin sonuncusuna gönderilen Kur’an çağımızda ilk okunması ve incelenmesi, hayatta her konuda rehber edinilmesi gereken bir kitap olarak önümüzdedir ve bizden istediği böyle bir toplumu oluşturmaktır. Zaten dinin tarifi bunu gayet güzel özetlemektedir; Din, Akıllı yaratıkları kendi istekleriyle sadece iyilik olan yöne çeviren ilahi bir yasadır. Kalem suresi 10-14. ayetler İnsanlıktan istenen uygar bir topluluğa madde madde atıfta bulunarak Onurlu bir cemiyetin bu ikinci surede temellerini atmıştır; 10,11,12,13,14. Yemin edip duran, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan söz taşıyan, iyiliği hep engelleyen, saldırgan, günaha dadanmış, kaba saba; bütün bunların ötesinde bir de soysuz olan kimseye mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme. Bu ayetlerde İndsandan istenenleri sıralayalım; 1-Yemin ederek İnsanları yalanına inandırmaya çalışma 2-Aşağılık, adi olma. Ahlaklı, şerefli, alnı açık, dürüst ve suç işlemeden yaşa 3-Senin gibi insan olan bireylerin kusurunu açarak, göstererek onların omzunda yükselmeye çalışma. 4-İnsanlar arasında laf taşıyarak kin, nefret ve düşmanlık ekme. 5-Toplumda iyiliği engelleme, yaymaya çalış. 6-Saldırgan ve saldıran taraf olma, barışı, adaleti ve hoşgörüyü yerleştir. 7-Asaletli ol, nikâhsız hayat sürme, kimden olduğun ve senden olanlar net olsun. 8-Malı mülkü olan zenginlere bu varlıklarından dolayı asla eğilme, adaletten ayrılma. Şimdi iyi düşünelim bakalım; bu gün çağdaş Dünyanın değerleriyle bu ve insanlara iki yurtta da mutluluğu öğreten değerler çatışıyor mu? Yoksa artı değer mi katıyor? Bu son madde ayetle yasaklanmakla ne amaçlanmıştır acaba? Sağa sola bükmeye gerek yok; zenginler önünde fakirlerin eğilmesi kesinlikle yasaklanıyor burada. Bu bağlamda Rasülüllahtan a.s., Fakirleri ve zayıfları zenginlere öncelik vererek azarlamaması, yüz çevirmemesi, yüzünü ekşitmemesi isteniyor; En’am 52. Rab’lerinin rızasını isteyerek sabah akşam ona dua edenleri yanından kovma. Onların hesabından sana bir şey yok, senin hesabından da onlara bir şey yok ki onları kovasın. Eğer kovarsan zalimlerden olursun Abese 1,2. Kendisine o âmâ geldi diye Peygamber yüzünü ekşitti ve öteye döndü. 3. (Ey Muhammed!) Ne bilirsin, belki de o arınacak, 4. Yahut öğüt alacak da bu öğüt kendisine fayda verecek. 5. Kendini muhtaç hissetmeyene gelince; 6. Sen, ona yöneliyorsun. 7. (İstemiyorsa) onun arınmamasından sana ne! 8,9,10. Allah’a karşı derin bir saygıyla korku içinde koşarak sana geleni ise bırakıp, ona aldırmıyorsun. 11. Hayır, böyle yapma! Çünkü bu (Kur’an) bir öğüttür. 12. Dileyen ondan öğüt alır. Duha 9. Öyleyse sakın yetimi ezme! 10. Sakın isteyeni azarlama! 11. Rabbinin nimetine gelince; işte onu anlat. Yine bu bağlamda, Zengin Müslümanlardan zekâtlarını gece vermeleri, istemekten ar edenleri tercih etmeleri emrediliyor; Bakara 271. Sadakaları açıktan verirseniz ne güzel! Fakat onları gizleyerek fakirlere verirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır ve günahlarınızdan bir kısmına da keffaret olur. Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. 273. (Sadakalar) kendilerini Allah yoluna adayan, yeryüzünde dolaşmaya güç yetiremeyen fakirler içindir. İffetlerinden dolayı (dilenmedikleri için), bilmeyen onları zengin sanır. Sen onları yüzlerinden tanırsın. İnsanlardan arsızca (bir şey) istemezler. Siz hayır olarak ne verirseniz, şüphesiz Allah onu bilir. Müslümanlar olarak inanıyoruz ki İslam’ı tam anlamıyla Dünyadaki İnsanlara anlatabilsek ve tanıtabilsek Müslüman nüfus bu günkünün en az iki katı olacaktır. Bu vebal üzerimizde bütün ağırlığıyla durmaktadır. |
![]() |